Newton’ın Kıyamet Tahmini
22 Şubat 2003’te The Daily Telegraph’ta bir haber yayımlandı. Haber, Newton’ın kıyamet için 2060 yılını tahmin ettiğini yazıyordu. Ertesi gün İsrail’de İbranice yayın yapan Maariv adlı gazete şöyle bir manşet atmıştı:
“57 Yıl Sonra Dünyanın Sonu”
İsrailliler bu habere oldukça ilgi gösterdi çünkü bahsi geçen yazma İsrail Ulusal Kütüphanesi’nde bulunmuştu.
İşin aslı şöyle:
Newton’un yazmaları 1930’ların sonlarında koleksiyon şirketi Sotheby’s tarafından satıldı. İktisatçı John Maynard Keynes, simya ve teoloji üzerine birçok metni satın aldı. Bunları okuduktan sonra Newton’a “Son Büyücü” lakabını taktı.
Yazmaların çoğu başka bir adama satılmıştı. Abraham Yahuda adlı Filistinli bir Yahudi’ye. Öğretmen, yazar, araştırmacı, dilbilimci ve nadir belgelerin koleksiyoncusu idi. Abraham Yahuda 1951 yılında öldü ve koleksiyondaki yazmalar İsrail Ulusal Kütüphanesi’ne devredildi.
2060 yılında dair kıyamet kehaneti ise bu belgelerin arasında bulundu. Aslında Daily Telegraph’ın yaptığı bir gazetecilik örneğiydi. İçeriği ve başlığı dikkat çekici şekilde yazmıştı ki öyle de oldu.
Newton’ın tam olarak söylediği şey ise şuydu: “2060’da sona erecek, daha sonra da bitebilir ancak daha önce bitmesi için bir sebep yok”
Newton’ın Kıyamet Tahmini
Newton, tüm bu çalışmalarını gerçekleştirirken inançlarından hiçbir zaman ödün vermemişti. Öyle ki, gözlemlediği gezegenlerin bir “ruh” taşıdığını ve bilinçli varlıklar olduğunu düşünüyordu. Onun da çalışmalarının altında yatan motivasyonu “tanrının zekasını anlamak” olmuştu. Çünkü, yaptığı çalışmalar evrende her şeyin sistematik düşünen bir zekanın ürünü olduğu algısı oluşturmuştu zihninde ve bu zekanın sistematiğini keşfetme arzusu ile motive oluyordu.
Newton aynı zamanda o dönemlerde bile sahte bilim olduğu tartışmaları süren “simya” konusunda büyük bir tutkuya sahipti. Uzun yıllar boyu maddeleri karıştırarak altın üretmeye çalıştı ve simya alanında da uzman biri olarak tanındı.
Kısaca özetleyeme çalıştığımız gibi, dönemin bilim insanları büyük keşiflere imza atmış olsalar da, yegane amaçları bugün bildiğimiz anlamda bilim yapmak olmadı. Bugün sahte bilim olduğunu net biçimde bildiğimiz astrolojiden simyaya kadar her alanda tutkulu biçimde çalışıyor ve inanıyorlardı.
Ancak, şu gerçeği unutmamak gerekir: Tarihsel olayları ve kişileri bugünkü bakış açımızla yargılayamaz, eleştiremez ve günümüz bakış açısı ile anlayamayız. Çünkü insan, her zaman içinde yaşadığı toplumun kültürel değerleri ile biçimlenir. İnançları ve uygulamaları her zaman yaşadığı toplumun genel yapısı ile benzeşir. Bugün bize aykırı gelen düşünce ve davranışları, o kişilerin tarihsel önemini veya dehalarının büyüklüğünü azaltmaz.
Konuyla Alakalı: Isaac Newton Gibi Bir Fizikçi Nasıl Olunur?
Konuyla Alakalı: Newton’ın Hocası Isaac Barrow
