Film Fizik Hypatia Arşivi

Star Wars’tan Hangi Teknolojileri Uyarladık?

Gezegenleri tek bir atışta yok edebilecek güçte silahlar, uzay gemilerini tamir eden ya da savaşan robotlar, ışın kılıçları, lazer silahları…

Star Wars evreni sadece bir hikâyeden mi ibaret, yoksa çok uzun zaman önce, çok çok uzak bir galakside sahip olunan bu teknolojilere bizim de sahip olmamız mümkün mü?

Star Wars denince akla ilk gelen şey ışın kılıçları olsa da, öncesinde günlük hayatta daha çok işimize yarayan teknolojilere değineceğiz. Göz atacağımız ilk teknoloji, Luke Skywalker’ın Darth Vader’la Cloud Chamber reaktöründeki savaşının bir sonucu olan el protezi. Protez teknolojisinde Star Wars’u yakalamış ve hatta belki de geçmiş durumdayız.

Örneğin Open Bionics adlı Amerikan şirketinin ürettiği Hero Arm adlı protezler 6 farklı tutma hareketini gerçekleştirebiliyor ve uygulaması sayesinde kablosuz olarak kontrol edilebiliyor. Bu protezler ayrıca değişebilen kılıfları sayesinde Iron Man’dan Metal Gear Solid’e kadar pek çok farklı konseptteki görsel tasarımla kullanılabiliyor.

Hero Arm görsel olarak çok başarılı görünse de, daha yeni protez teknolojileri de var. Örneğin Amerikan BrainRobotics firmasının ürettiği el protezleri makine öğrenimi sayesinde kas sinyallerini titiz el hareketlerine dönüştürebiliyor. Utah Bionic firması tarafından üretilen bir ayak proteziyse hareket ettiğiniz yönün vücudunuza ve yere olan bağlantısını sürekli gözlemleyerek bir sonraki adımınızı tahmin ediyor be ona göre hareket ediyor.

Nöroprotez adı verilen yeni teknoloji ise bundan da fazlasını yapıyor. Bu protezler üzerlerinde bulunan sensörler sayesinde dokunduğunuz yüzeyi anlayabiliyor ve bunu bir elektrik sinyaline çevirip periferal sinire iletebiliyor. Bu sinir beyne iletilerek protezi kullanan kişinin dokunduğu yüzeyi hissedebilmesini sağlıyor.

 

Star Wars evreninin bir diğer önemli öğesi robotlar. R2D2 ya da C3PO gibi hizmet robotlarından ya da droidler gibi savaş robotları… İlk Star Wars filminden beri özellikle hizmet robotları konusunda oldukça yol katetmiş durumdayız. Örneğin temizlik robotları artık evlerimize girmiş ve hayatlarımızı kolaylaştırmaya başlamış durumda. Ne yazık ki henüz C3PO kadar duygusal ya da şapşal değiller. Bununla birlikte robotuyla duygusal bağ kurmak isteyenler için Blue Frog Robotics firması tarafından üretilen Buddy gibi alternatifler de mevcut.

Günümüzde Google gibi dünya devi şirketler de dahil olmak üzere pek çok şirket robotları geleceğimizin önemli bir parçası olarak görüyor. Ama her konuda olduğu gibi robotlar konusunda da geleceğimizi yönetmek bizim elimizde.

Robot teknolojileri evimizi silip süpüren tombik yuvarlak robotlarla sınırlı değil. Boston Robotics, NASA Jet İtki Labaravuarı ve Harvard Üniversitesi işbirliğiyle yapılan ve Savunma İleri Araştırma Projeleri Ajansı tarafından fonlanan BigDog adlı robot, askerlerin girmesinin zor olduğu engebeli bölgelerde yük taşımak için tasarlandı.

Engebeli alanda saatte 6,5 kilometre hızla koşabilen, 150 kilo yük taşıyabilen ve 35 derecelik açıyı tırmanabilen BigDog çok gürültülü olduğu için 2015 yılında rafa kaldırıldı ve yerini küçük kardeşi Spot’a bıraktı.

Ne yazık ki askeri amaçla tasarlanan robotların tümü Big Dog kadar masum değil. Günümüzde insansız hava araçları neredeyse savaş standardı haline gelmiş durumda. “Bunlar aradığın droidler değil!”

Star Wars teknolojilerinden günümüze gelmeyi başarmış bir diğer örnek speeder bike adı verilen motosiklet benzeri hızlı ve küçük araçlar. Her ne kadar hala bir bilim kurgu filminden çıkmış gibi gözükse ve Star Wars’taki benzerleri kadar gelişmiş olmasa da, speeder bike teknolojisi de artık gerçek.

Hoversurf adlı bu araç 2017 yılında ilk kez Dubai polisi tarafından tanıtıldı. Star Wars’taki benzeri gibi yer çekimine karşı gelmek yerine drone’larda kullanılan türde bir pervane dizilimi kullanan Hoversurf hala prototip ve test aşamasında olsa da, önümüzdeki yıllarda drone taksi hizmeti verebileceği düşünülüyor.

Işın kılıçlarına geçmeden önce kısaca değineceğimiz bir başka teknoloji hologram teknolojisi. Palpatine, namı diğer Darth Sidious tarafından sıkça kullanılan hologramlar, günümüzde de pek çok alanda kullanılmaya başladı. Light Field Lab şirketinin 2022 yılında tanıttığı hologram teknolojisi, Star Wars’ta gördüklerimize oldukça yakın sonuçlar sunuyor.

Ve son olarak, daha uygar bir çağa ait zarif bir silah: Işın Kılıcı

Işın kılıçları günümüz şartlarında çok etkili bir silah olmayabilir ama oldukça çekici olduğunu reddedemeyiz. Günümüzde Star Wars’ta gördüğümüz gibi kyber kristali kullanarak ışığı odaklamamız mümkün değil. Aslında ışığı bu şekilde odaklamanın bir yolu olup olmadığını bile kesin olarak bilemiyoruz. Neil deGrasse Tyson’a göre ışığı bir şekilde odaklamayı başarsak bile Star Wars’ta olduğu gibi birbirlerini durduracak kadar yoğun hale getirmemiz mümkün değil.

Ünlü İngiliz fizikçi Brian Cox ise foton-foton serpiştirme adı verilen bir proses sayesinde bunun da mümkün olabileceğini söylüyor. Bu proseste fotonlar çok yüksek enerji altında birbiriyle çarpışıp sekiyor.

Bir ışın kılıcını ışık kullanarak üretmemiz yakın zamanda mümkün değil gibi görünse de konu ışın kılıcı olduğunda Star Wars hayranlarını durdurabilecek çok az şey var. YouTube’dan yayın yapan ve birbirinden ilginç film malzemeleri üreten Hacksmith Industries ekibi 2 yıl önce plazma kullanarak Star Wars’takine çok benzeyen bir ışın kılıcı üretmeyi başardı.

Çeliği kesebilecek kadar güçlü bu ışın kılıcı, 4000 santigrat derece ısı üretiyor. Hala uzayda ışık hızına yakın hızlarda seyahat edebiliyor değiliz.

Henüz bir dünya dışı ırkla tanışmayı da başaramadık ama Star Wars evreninin bundan tam 46 yıl önce önümüze serdiği onlarca teknoloji, hala yolumuzu aydınlatmaya devam ediyor. Hypatia Bilim’in bir sonraki yazısında görüşmek üzere. Bizi takip etmeyi unutmayın. Güç sizinle olsun!

 

Yazar: Mehmet Çağrı Akyurt

 

Videomuzun tamamını izleyebilirsiniz.